Romanın Konusu: Anneleri ve babaları öldükten sonra hayatta kalmaya çalışan dört kardeşin yaşadıkları.
Romanın Ana fikri: Hayatta tutunulacak ip kalmadıkça yani bir büyük olmadıkça hayat çok zorlaşır.
Romanın Yazarı: Gülten DAYIOĞLU
Romanın Özeti:
Anneleri ölen dört kardeş dedeleri ile birlikte eski bir evde yaşıyorlardır. Bunlardan en büyüğü ve 13–14 yaşlarında olan Feten idir. 5–6 yaşlarındaki Habibe ve Döndü ve daha 2 yaşında olan Yaşar ailenin diğer fertleridir. Feten Yaşar’ı çok seven daima sırtından indirmeyen ona bir anne şefkati ile bakan bir abla idir. Yaşar da ablasını çok seviyordur. Diğerleri ise hep Yaşarla kavga eden onu kıskanan kardeşlerdir.
Kardeşlerin babaları köy koruyucusuydu bu yüzden eve çok az uğrar. Anneleri ölmeden önce köyde çok sevildiği ve köyde birçok kişiye yardımı dokunan biri olduğu için çocuklarda köylü tarafından çok sevilirdir.
Komşuları Nihal Hanım da onları çok sever onlara yardım yapardır.
Bu Dört kardeşin başlarından geçen birçok olay vardır.
Bir gün karşı köyün çobanları keçilerini bizimkilerin köyünün ormanına sürmüşlerdir. Babaları koyunlara ateş edince çobanlar ile Hasan Bey ve arkadaşları arasında çatışma çıkmış ve Hasan Bey ölmüştür. Tüm köy bu haber üzerine çok üzülmüşlerdir özelliklede dört kardeş...
Babaları ölünce ailenin geçimi Feten’e düşer. Evde büyük olarak sadece dedeleri vardır ama o da hasta olduğu için çalışamaz. Feten komşuları Ali Bey’in koyunlarını gütmüş ve gün aşırı ekmek ve bir akşamlık yemek karşılığında yapmıştır.
Daha sonra dedeleri de ölünce başlarında bir büyük kalamaz komşuları Nihal Hanım ve Ali Bey de onlara elinden geldikleri kadar yardım etmektedirler.
Feten okumamıştır çünkü Yaşar’a bakmak zorundadır. Yaşar büyüyünce artık okula başlar ve okulda iyi notlar alır. Öğretmeni Feten’i ilde okutmak ister ama...
Köy muhtarı dedelerinin de öldüğünü duyunca hem birkaç hafta komutanın kendisine bana iki evlatlık bulabilir misin demesine hem de çocukların büyüklerin gözetmeninde olmasını isteyerek Döndü ve Habibe yi zorla evden alır ve götürür.
Feten çok üzülür ama birkaç ay sonra acısını yüreğine gömer. Artık kendi koyun gütmeye kardeşi de kaz gütmeye başlar. Böyle yaşarlarken komutan bir çocuk daha ister...
Bu seferde Feten’i zorla evden alır. Ve yaşar ile Feten ayrılır.
Feten geldiği evde çok eziyet çeker. Evden kaçmaya kalkar ama yeni annesi evden çıkarken kapıyı kitlediği için evde yangın çıkar ve Feten son anda kurtulur. Vücudunda yanıklar olur artık yeni annesi de onu istemez köyüne gönderir.
Feten otobüse biner sevinçle içinden şunları geçirir: “Geliyorum Yaşarım...”
Romanın Ana fikri: Hayatta tutunulacak ip kalmadıkça yani bir büyük olmadıkça hayat çok zorlaşır.
Romanın Yazarı: Gülten DAYIOĞLU
Romanın Özeti:
Anneleri ölen dört kardeş dedeleri ile birlikte eski bir evde yaşıyorlardır. Bunlardan en büyüğü ve 13–14 yaşlarında olan Feten idir. 5–6 yaşlarındaki Habibe ve Döndü ve daha 2 yaşında olan Yaşar ailenin diğer fertleridir. Feten Yaşar’ı çok seven daima sırtından indirmeyen ona bir anne şefkati ile bakan bir abla idir. Yaşar da ablasını çok seviyordur. Diğerleri ise hep Yaşarla kavga eden onu kıskanan kardeşlerdir.
Kardeşlerin babaları köy koruyucusuydu bu yüzden eve çok az uğrar. Anneleri ölmeden önce köyde çok sevildiği ve köyde birçok kişiye yardımı dokunan biri olduğu için çocuklarda köylü tarafından çok sevilirdir.
Komşuları Nihal Hanım da onları çok sever onlara yardım yapardır.
Bu Dört kardeşin başlarından geçen birçok olay vardır.
Bir gün karşı köyün çobanları keçilerini bizimkilerin köyünün ormanına sürmüşlerdir. Babaları koyunlara ateş edince çobanlar ile Hasan Bey ve arkadaşları arasında çatışma çıkmış ve Hasan Bey ölmüştür. Tüm köy bu haber üzerine çok üzülmüşlerdir özelliklede dört kardeş...
Babaları ölünce ailenin geçimi Feten’e düşer. Evde büyük olarak sadece dedeleri vardır ama o da hasta olduğu için çalışamaz. Feten komşuları Ali Bey’in koyunlarını gütmüş ve gün aşırı ekmek ve bir akşamlık yemek karşılığında yapmıştır.
Daha sonra dedeleri de ölünce başlarında bir büyük kalamaz komşuları Nihal Hanım ve Ali Bey de onlara elinden geldikleri kadar yardım etmektedirler.
Feten okumamıştır çünkü Yaşar’a bakmak zorundadır. Yaşar büyüyünce artık okula başlar ve okulda iyi notlar alır. Öğretmeni Feten’i ilde okutmak ister ama...
Köy muhtarı dedelerinin de öldüğünü duyunca hem birkaç hafta komutanın kendisine bana iki evlatlık bulabilir misin demesine hem de çocukların büyüklerin gözetmeninde olmasını isteyerek Döndü ve Habibe yi zorla evden alır ve götürür.
Feten çok üzülür ama birkaç ay sonra acısını yüreğine gömer. Artık kendi koyun gütmeye kardeşi de kaz gütmeye başlar. Böyle yaşarlarken komutan bir çocuk daha ister...
Bu seferde Feten’i zorla evden alır. Ve yaşar ile Feten ayrılır.
Feten geldiği evde çok eziyet çeker. Evden kaçmaya kalkar ama yeni annesi evden çıkarken kapıyı kitlediği için evde yangın çıkar ve Feten son anda kurtulur. Vücudunda yanıklar olur artık yeni annesi de onu istemez köyüne gönderir.
Feten otobüse biner sevinçle içinden şunları geçirir: “Geliyorum Yaşarım...”
