BİR DUA...
“Vallahi onun duası benimkinden daha hayırlıydı.”
İnsan başkasının ağzıyla dua edebilir mi? Bu bize imkansız görünür. Ama Cenab-ı Hak bir gün Hz. Musa'ya bunun nasıl olabileceğini göstermek üzere:
- Bir şey isteyeceğin zaman bana günah işlememiş bir ağızla dua et, buyurmuş... Hz. Musa:
- Bende öyle bir ağız yok, deyince Cenab-ı Hak buyurmuş ki:
- O halde başkasının ağzıyla dua et. Zira sen başkasını ağzıyla günah işleyemezsin.
- Ya Rabbi, ben başkasının ağzıyla nasıl dua edebilirim?
- İnsanlara iyilik yapmak için gayret et ve hayır dua al. Öyle ki birçok ağız gece gündüz sana dua etsinler. (Mesnevi:3.Cilt /180) Ne güzel bir dua şekli.
Şu anda yanımızda dualarımıza “amin” diyecek bir kardeşimiz olsa nasıl dua ederdik? Rabbimizden neler isterdik? Şöyle bir düşünecek olursak...Dünyayı mı istiyoruz yoksa? Dualarımızın kalitesi ne durumda?
Sa'd Bin Ebi Vakkas r.a. anlatıyor:
“ Uhud savaşında... Bir ara baktım. Abdullah bin Cahş (r.a.) yanıma geldi. Dedi ki:
" Şöyle bir kenara çekilsek, ben dua etsem, sen amin desen; sonra istersen sen dua et, ben amin diyeyim olmaz mı?"
Ben de davetine icabet ettim ve olur dedim. Bir kenara çekildik. Önce ben dua ettim:
" Allah'ım! Bugün benim karşıma güçlü, kuvvetli birini çıkar, onunla çarpışalım, ben onu öldüreyim. Böylece hem en büyük hizmeti yapmış olayım, hem de ganimetini alayım" Abdullah Bin Cahş (ra) bu duaya "amin" dedi.
Allah'a yemin olsun istediğim oldu.
Sonra Abdullah Bin Cahş (ra) dua etti:
" Allah'ım! Bugün benim karşıma güçlü, kuvvetli, zorba birisini çıkar. Onunla kıyasıya savaşayım. Sonra o beni öldürsün. Bununla yetinmeyip karnımı yarsın. Kulaklarımı, burnumu kessin. Ve ben o halimle huzuruna çıkayım. Sen bana:
"Kulum Abdullah! Sana verdiğim azaları ne yaptın? Bunları kim böyle yaptı?" diye sorduğunda ben de:
" Ey Rabbim! Emanet olarak verdiğin o azaları yerinde kullanamadım. Haklarını veremedim. Sağlam olarak onlarla senin huzuruna çıkmaktan haya ettim. Bunun için onları senin ve Resul'ünün yolunda harcadım " diyeyim. Sen de bana: " Doğru söyledin " diyesin ve beni affedesin...
Bu duaya amin demek içimden hiç gelmedi. Fakat sözleştiğimiz için amin dedim. Vallahi onun duası benimkinden daha hayırlıydı. Vallahi akşama doğru onu gördüm. Burnu ve kulağı bir ipte sallanıyordu.”
Yazarı: can yılmaz
“Vallahi onun duası benimkinden daha hayırlıydı.”
İnsan başkasının ağzıyla dua edebilir mi? Bu bize imkansız görünür. Ama Cenab-ı Hak bir gün Hz. Musa'ya bunun nasıl olabileceğini göstermek üzere:
- Bir şey isteyeceğin zaman bana günah işlememiş bir ağızla dua et, buyurmuş... Hz. Musa:
- Bende öyle bir ağız yok, deyince Cenab-ı Hak buyurmuş ki:
- O halde başkasının ağzıyla dua et. Zira sen başkasını ağzıyla günah işleyemezsin.
- Ya Rabbi, ben başkasının ağzıyla nasıl dua edebilirim?
- İnsanlara iyilik yapmak için gayret et ve hayır dua al. Öyle ki birçok ağız gece gündüz sana dua etsinler. (Mesnevi:3.Cilt /180) Ne güzel bir dua şekli.
Şu anda yanımızda dualarımıza “amin” diyecek bir kardeşimiz olsa nasıl dua ederdik? Rabbimizden neler isterdik? Şöyle bir düşünecek olursak...Dünyayı mı istiyoruz yoksa? Dualarımızın kalitesi ne durumda?
Sa'd Bin Ebi Vakkas r.a. anlatıyor:
“ Uhud savaşında... Bir ara baktım. Abdullah bin Cahş (r.a.) yanıma geldi. Dedi ki:
" Şöyle bir kenara çekilsek, ben dua etsem, sen amin desen; sonra istersen sen dua et, ben amin diyeyim olmaz mı?"
Ben de davetine icabet ettim ve olur dedim. Bir kenara çekildik. Önce ben dua ettim:
" Allah'ım! Bugün benim karşıma güçlü, kuvvetli birini çıkar, onunla çarpışalım, ben onu öldüreyim. Böylece hem en büyük hizmeti yapmış olayım, hem de ganimetini alayım" Abdullah Bin Cahş (ra) bu duaya "amin" dedi.
Allah'a yemin olsun istediğim oldu.
Sonra Abdullah Bin Cahş (ra) dua etti:
" Allah'ım! Bugün benim karşıma güçlü, kuvvetli, zorba birisini çıkar. Onunla kıyasıya savaşayım. Sonra o beni öldürsün. Bununla yetinmeyip karnımı yarsın. Kulaklarımı, burnumu kessin. Ve ben o halimle huzuruna çıkayım. Sen bana:
"Kulum Abdullah! Sana verdiğim azaları ne yaptın? Bunları kim böyle yaptı?" diye sorduğunda ben de:
" Ey Rabbim! Emanet olarak verdiğin o azaları yerinde kullanamadım. Haklarını veremedim. Sağlam olarak onlarla senin huzuruna çıkmaktan haya ettim. Bunun için onları senin ve Resul'ünün yolunda harcadım " diyeyim. Sen de bana: " Doğru söyledin " diyesin ve beni affedesin...
Bu duaya amin demek içimden hiç gelmedi. Fakat sözleştiğimiz için amin dedim. Vallahi onun duası benimkinden daha hayırlıydı. Vallahi akşama doğru onu gördüm. Burnu ve kulağı bir ipte sallanıyordu.”
Yazarı: can yılmaz