Arkadaşlar bugün İsmail yk Akşam gazetesinde röportajı ve güzel bir resmi var isteyen herkes alsın.
Döktürmüş gine isom [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Gaza basmaya devam edeceğim
İtiraf etmeliyim ki şarkılarını kendi isteğimle dinlemiş değilim. Elbette radyoda, televizyonda çalarken dinledim hatta nakaratlarını ezbere biliyorum. Ancak onu dinlememek onu sevmemek demek değil, ben sohbetten sonra anladım ki İsmail YK aynen göründüğü gibi, işte bu yüzden de onu sevmemek mümkün değil...
İsmail YK yazıyor, çalıyor, söylüyor ve söylemeye doyamıyor…
-Sizi çok seviyorlar, dinlemeseler bile.
Beni sevmeyen de vardır. Hele bazıları kıskandığı için çekemez yıllardır arkamdan konuşurlar. Sevenlere sormak lazım neden seviyorlar acaba?
-Aa çok öfkeli başladınız, var mı gerçekten sizi çekemeyenler?
Olmaz olur mu? Ben hiç beklemedikleri bir anda beklemedikleri satış rakamlarına ulaştım. Biri fiziğimi, biri müziğimi, biri cool tavırlarımı sever.
-Siz kardeşlerinizle tanındınız ve müzikle büyüyen bir çocuk elbette müzisyen oldu?
Müzikle büyüdüm çok şanslıyım ama yeteneğim olmasaydı, müziklerimi kendim yapmasaydım bu kadar başarılı ve istikrarlı olur muydum bilmiyorum.
-Kendinizi istikrarlı buluyorsunuz yani, satışlara bakarak mı bunu söylüyorsunuz?
Hem satışlara hem de performansıma bakarak söyleyebilirim.
-Müzik ne ifade ediyor size?
Her duygu akışında, her anımda müzik var ben hayatımı müzikle ifade ediyorum. Gülerim ağlarım, severim, kızarım müzikle.
-Eleştirilerle nasıl baş ettiniz?
Soğuk savaşlarda ben galip gelirim. Bana sataşana cevap vermem. Eleştirenlerle satış rakamlarıyla baş ettim. İlk başlarda kızdığım zamanlar oldu ama baktım ben cevap verirsem başkalarının işine yarıyor. Ben neysem o oldum. Kimse beni ilgilendirmez ben de kimseyi ilgilendirmeyeyim. Beni eleştirenler müzik eleştirmeni değil ki, satamayanlar herhalde. Ben sadece hayranlarımı düşünürüm ve de birkaç kişiyi örnek alırım kendime.
İYİ SESİ OLANI DİNLERİM
-Kimler bunlar?
Sanatına değer verdiğim insanların ne diyeceği önemli benim için. Bir Orhan Gencebay'ın, bir İbrahim Tatlıses'in, bir Bülent Ersoy'un beni takdir etmesi beni çok mutlu ediyor. Ben her şeyi sahnede öğrendim. Bütün bunları başaranların sayısı dünyada da azdır, bizde kıymet bilinmez zaten. Nota bilirim, enstrümanlarımı kendim çalarım.
-Öyle diyorsunuz ama çok satıyorsunuz?
Lafım dinleyicilerime değil.
-Erkek solistler kız arkadaşlarını hayranlarından saklamak zorunda mı?
Yok öyle bir şey. Ben de günün birinde sevdiğim kadınla ortaya çıkacağım ama yok şimdi. Hayranlarım da benim sevdiğim biri olsun isterler. Sevgilisi var diye hayran olduğu şarkıcıyı dinlemekten vaz geçmez kimse.
-Sizin müziği nasıl tarif etmeliyiz?
Karışık diyelim. Ben herkesin dinleyeceği popüler müzik yapıyorum. Avrupa standartlarında ama Türk ezgilerle bezeli, alt yapısı sağlam işler yapıyorum. Albümlerimde modern soundları sık sık kullanırım. 2000'li yıllarda yaşıyoruz. Teknolojide ilerleme yapıldığında günlük hayatımızda bunları nasıl kullanıyorsak, müzikte de bunları kullanıp ileriye doğru ilerlemekte fayda vardır diye düşünüyorum.
-Kimleri dinlersiniz?
Halk müziği severim, evde ne dinlenirse onu sevmeye başladım çocukken. Pop, arabesk, R&B. İyi sesi olan herkesi dinlerim. İdolüm Orhan Gencebay'dır ama.
-Ne dinlemezsiniz?
Opera dinlemem ama sevmem anlamında demiyorum, fırsat olmadı alışamadım diyelim. Sanat Müziği de dinlerim.
-Sizi kim dinler?
Herkes dinler, elit kitle de var varoşlar da var. Sadece arabesk altyapı olanı farklı kimseler dinler. Her albümde farklı bir alt yapı olduğu için dinleyici de değişik oluyor.
-Bu altyapıyı Almanya mı sağlamlaştırdı?
Avantajı oldu ama zannetmiyorum ben burada da yaşasaydım aynı müziği yapardım. Alman müzikleri çok farklıdır, Almanlar Amerikalıları dinlerler.
-Her çok satan iyi albümdür diyebilir miyiz?
Diyemeyiz. Ama şu da gerçek ki istikrar önemli. Çok değerli albümlerin satmadığı da oluyor. Bu müzik adına üzücü.
ŞARKILARIM TOPLUMSAL
-Siz neden çok satıyorsunuz?
Ben samimiyim, insanlara yakınım. Onların neye sevinip üzüldüğünü biliyorum. Dertlerine de sevinçlerine de derman oluyorum. Örneğin ‘Şappur Şuppur’ şarkısında bir gencin yanlış yollara düşüp günlerce eve gelmeyişini esprili şekilde anlattım. ‘Bombabomba.com’ şarkısında internetin chat dünyasını anlattım. ‘Allah Belanı Versin’ şarkısında ise o durumda olan insanların duygularına tercümanlık yapmış oldum. Birinin canını yakmak için yazmadım ki. Toplumsal şarkılar bunlar, o yüzden de satıyor işte.
-Kiminle dertleşir akıl alırsınız?
Kimseye danışmam kimseden yardım istemem. O kadar büyük bir derdim yok Allah’tan. Piyasaya girmek için iki yıl uğraştım şimdi keyfini çıkarıyorum.
-Hayal etmiş miydiniz?
Her zaman istiyordum ama bu başarımı hayal etmiyordum.
-'Bas Gaza' çok sattı mı?
Satış rakamını bilmiyorum. Ama en çok ben satıyorum onu biliyorum.
-Başkalarına beste veriyor musunuz?
Bilmiyorum artık taraftar değilim. Zaman da olmadı.
-Kim sizin şarkılarınızı okusun isterdiniz?
Alişan okudu 'Yalan Oldu'yu. Sonra başka bir şarkımı Seda Sayan okudu Kibariye de.
-Egolar ön planda sizin işlerde?
Beste istiyorlar, gelip beste vermek istedi diyorlar. Alişan farklıdır o söyledi beste istediğini.
-Kim okusun istersiniz demiştim?
Bazı sanatçılar beste isteyebilir ama cesaret edip isteyemez.
-Hâlâ söylemediniz?
Aklıma gelmiyor. Ben kendimle ilgileniyorum.
--------------------------------------------------------------------------------
Çocuklara kötü örnek mi olmuşum?
-Çocukları seviyor musunuz?
Hem de çok. Onlar çocuk ve sezgileri çok güçlüdür kimin sahici kimin yalancı olduğunu anlarlar. Beni çok seviyorlar o yüzden.
-Çocuğunuz olsun istiyor musunuz?
Yeğenlerim var onları çok seviyorum, fazla bir özlemim yok. Onlar yetiyor bana.
-Bir film çekmişsiniz doğru mu?
Evet bir film çektim dokuz dakikalık, konusu da var. Sadece renklerle oynanacak ve bunu Ramazan'da sevenlere armağan edeceğiz.
-Ne anlatıyorsunuz filmde? Şarkı var mı?
Biraz kısa film gibi, biraz aksiyon, dövüş de var espri de. Şarkı var ama şarkılı film değil.
-Aşk var mı?
Aşk yok ama aşıklar bile izleyecekler.
-‘Bas Gaza’ ile kötü örnek olmuşsunuz?
Evet çocukları kötü etkilediğimi söylemişler. Çocuklara araba vermesinler o zaman! Ehliyeti var mı o çocuğun? Saçma sapan işler. Nasıl kötü örnek olacağım çocuklara. Hız yapmak istemiş çocuklar, bak sen! Çekemeyenler çatlasınlar, radyolarda bir numarayım. Bir iki kişi renk veriyor, kendini akıllı görenler biraz düşünüp sonra eleştirsin. Daha iyi albüm yapsınlar. Bas frene desinle onlar, ben işimde gaza basmaya devam edeceğim.
kaynak:akşam gazetesi
Döktürmüş gine isom [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Gaza basmaya devam edeceğim
İtiraf etmeliyim ki şarkılarını kendi isteğimle dinlemiş değilim. Elbette radyoda, televizyonda çalarken dinledim hatta nakaratlarını ezbere biliyorum. Ancak onu dinlememek onu sevmemek demek değil, ben sohbetten sonra anladım ki İsmail YK aynen göründüğü gibi, işte bu yüzden de onu sevmemek mümkün değil...
İsmail YK yazıyor, çalıyor, söylüyor ve söylemeye doyamıyor…
-Sizi çok seviyorlar, dinlemeseler bile.
Beni sevmeyen de vardır. Hele bazıları kıskandığı için çekemez yıllardır arkamdan konuşurlar. Sevenlere sormak lazım neden seviyorlar acaba?
-Aa çok öfkeli başladınız, var mı gerçekten sizi çekemeyenler?
Olmaz olur mu? Ben hiç beklemedikleri bir anda beklemedikleri satış rakamlarına ulaştım. Biri fiziğimi, biri müziğimi, biri cool tavırlarımı sever.
-Siz kardeşlerinizle tanındınız ve müzikle büyüyen bir çocuk elbette müzisyen oldu?
Müzikle büyüdüm çok şanslıyım ama yeteneğim olmasaydı, müziklerimi kendim yapmasaydım bu kadar başarılı ve istikrarlı olur muydum bilmiyorum.
-Kendinizi istikrarlı buluyorsunuz yani, satışlara bakarak mı bunu söylüyorsunuz?
Hem satışlara hem de performansıma bakarak söyleyebilirim.
-Müzik ne ifade ediyor size?
Her duygu akışında, her anımda müzik var ben hayatımı müzikle ifade ediyorum. Gülerim ağlarım, severim, kızarım müzikle.
-Eleştirilerle nasıl baş ettiniz?
Soğuk savaşlarda ben galip gelirim. Bana sataşana cevap vermem. Eleştirenlerle satış rakamlarıyla baş ettim. İlk başlarda kızdığım zamanlar oldu ama baktım ben cevap verirsem başkalarının işine yarıyor. Ben neysem o oldum. Kimse beni ilgilendirmez ben de kimseyi ilgilendirmeyeyim. Beni eleştirenler müzik eleştirmeni değil ki, satamayanlar herhalde. Ben sadece hayranlarımı düşünürüm ve de birkaç kişiyi örnek alırım kendime.
İYİ SESİ OLANI DİNLERİM
-Kimler bunlar?
Sanatına değer verdiğim insanların ne diyeceği önemli benim için. Bir Orhan Gencebay'ın, bir İbrahim Tatlıses'in, bir Bülent Ersoy'un beni takdir etmesi beni çok mutlu ediyor. Ben her şeyi sahnede öğrendim. Bütün bunları başaranların sayısı dünyada da azdır, bizde kıymet bilinmez zaten. Nota bilirim, enstrümanlarımı kendim çalarım.
-Öyle diyorsunuz ama çok satıyorsunuz?
Lafım dinleyicilerime değil.
-Erkek solistler kız arkadaşlarını hayranlarından saklamak zorunda mı?
Yok öyle bir şey. Ben de günün birinde sevdiğim kadınla ortaya çıkacağım ama yok şimdi. Hayranlarım da benim sevdiğim biri olsun isterler. Sevgilisi var diye hayran olduğu şarkıcıyı dinlemekten vaz geçmez kimse.
-Sizin müziği nasıl tarif etmeliyiz?
Karışık diyelim. Ben herkesin dinleyeceği popüler müzik yapıyorum. Avrupa standartlarında ama Türk ezgilerle bezeli, alt yapısı sağlam işler yapıyorum. Albümlerimde modern soundları sık sık kullanırım. 2000'li yıllarda yaşıyoruz. Teknolojide ilerleme yapıldığında günlük hayatımızda bunları nasıl kullanıyorsak, müzikte de bunları kullanıp ileriye doğru ilerlemekte fayda vardır diye düşünüyorum.
-Kimleri dinlersiniz?
Halk müziği severim, evde ne dinlenirse onu sevmeye başladım çocukken. Pop, arabesk, R&B. İyi sesi olan herkesi dinlerim. İdolüm Orhan Gencebay'dır ama.
-Ne dinlemezsiniz?
Opera dinlemem ama sevmem anlamında demiyorum, fırsat olmadı alışamadım diyelim. Sanat Müziği de dinlerim.
-Sizi kim dinler?
Herkes dinler, elit kitle de var varoşlar da var. Sadece arabesk altyapı olanı farklı kimseler dinler. Her albümde farklı bir alt yapı olduğu için dinleyici de değişik oluyor.
-Bu altyapıyı Almanya mı sağlamlaştırdı?
Avantajı oldu ama zannetmiyorum ben burada da yaşasaydım aynı müziği yapardım. Alman müzikleri çok farklıdır, Almanlar Amerikalıları dinlerler.
-Her çok satan iyi albümdür diyebilir miyiz?
Diyemeyiz. Ama şu da gerçek ki istikrar önemli. Çok değerli albümlerin satmadığı da oluyor. Bu müzik adına üzücü.
ŞARKILARIM TOPLUMSAL
-Siz neden çok satıyorsunuz?
Ben samimiyim, insanlara yakınım. Onların neye sevinip üzüldüğünü biliyorum. Dertlerine de sevinçlerine de derman oluyorum. Örneğin ‘Şappur Şuppur’ şarkısında bir gencin yanlış yollara düşüp günlerce eve gelmeyişini esprili şekilde anlattım. ‘Bombabomba.com’ şarkısında internetin chat dünyasını anlattım. ‘Allah Belanı Versin’ şarkısında ise o durumda olan insanların duygularına tercümanlık yapmış oldum. Birinin canını yakmak için yazmadım ki. Toplumsal şarkılar bunlar, o yüzden de satıyor işte.
-Kiminle dertleşir akıl alırsınız?
Kimseye danışmam kimseden yardım istemem. O kadar büyük bir derdim yok Allah’tan. Piyasaya girmek için iki yıl uğraştım şimdi keyfini çıkarıyorum.
-Hayal etmiş miydiniz?
Her zaman istiyordum ama bu başarımı hayal etmiyordum.
-'Bas Gaza' çok sattı mı?
Satış rakamını bilmiyorum. Ama en çok ben satıyorum onu biliyorum.
-Başkalarına beste veriyor musunuz?
Bilmiyorum artık taraftar değilim. Zaman da olmadı.
-Kim sizin şarkılarınızı okusun isterdiniz?
Alişan okudu 'Yalan Oldu'yu. Sonra başka bir şarkımı Seda Sayan okudu Kibariye de.
-Egolar ön planda sizin işlerde?
Beste istiyorlar, gelip beste vermek istedi diyorlar. Alişan farklıdır o söyledi beste istediğini.
-Kim okusun istersiniz demiştim?
Bazı sanatçılar beste isteyebilir ama cesaret edip isteyemez.
-Hâlâ söylemediniz?
Aklıma gelmiyor. Ben kendimle ilgileniyorum.
--------------------------------------------------------------------------------
Çocuklara kötü örnek mi olmuşum?
-Çocukları seviyor musunuz?
Hem de çok. Onlar çocuk ve sezgileri çok güçlüdür kimin sahici kimin yalancı olduğunu anlarlar. Beni çok seviyorlar o yüzden.
-Çocuğunuz olsun istiyor musunuz?
Yeğenlerim var onları çok seviyorum, fazla bir özlemim yok. Onlar yetiyor bana.
-Bir film çekmişsiniz doğru mu?
Evet bir film çektim dokuz dakikalık, konusu da var. Sadece renklerle oynanacak ve bunu Ramazan'da sevenlere armağan edeceğiz.
-Ne anlatıyorsunuz filmde? Şarkı var mı?
Biraz kısa film gibi, biraz aksiyon, dövüş de var espri de. Şarkı var ama şarkılı film değil.
-Aşk var mı?
Aşk yok ama aşıklar bile izleyecekler.
-‘Bas Gaza’ ile kötü örnek olmuşsunuz?
Evet çocukları kötü etkilediğimi söylemişler. Çocuklara araba vermesinler o zaman! Ehliyeti var mı o çocuğun? Saçma sapan işler. Nasıl kötü örnek olacağım çocuklara. Hız yapmak istemiş çocuklar, bak sen! Çekemeyenler çatlasınlar, radyolarda bir numarayım. Bir iki kişi renk veriyor, kendini akıllı görenler biraz düşünüp sonra eleştirsin. Daha iyi albüm yapsınlar. Bas frene desinle onlar, ben işimde gaza basmaya devam edeceğim.
kaynak:akşam gazetesi