İSMAİL YK'YLA KONUŞTUK
İsmail YK, sanatını ve özel hayatına dair herşeyi Korsan Haber ' anlattı.
Uzaktan izleyenlerin “yaramaz çocuk”, yakından tanıyanların ise “efendi arkadaş” diye tabir ettiği bir sanatçı İsmail YK.
İnsana olan saygısını yüzündeki samimi mahcubiyetten anlayabiliyorsunuz. İçinin güzelliği yüzüne yansımış olacak ki gülen gözleri gözlerimizden kaçmıyor. Yaşamının büyük bölümünü popüler müziğin yaygın olduğu Almanya’da geçirmesine rağmen o türkü dinliyor, bağlama çalıyor.
Abilerine ve ablasına olan bağlılığını her fırsatta ifade ediyor. Ailesinden aldığı terbiye olsa gerek kimseyle de münakaşa etmiyor, polemiğe girmiyor.
Her albümü kapış kapış gidiyor, konserlerinde ayakta duracak yer bulunamıyor, yolda yürürken birlikte fotoğraf çektirmek istemeyen nerdeyse olmuyor.
Anlıyoruz ki İsmail YK çok seviliyor. İsmail YK ile neden bu kadar çok sevildiğini ve çok dinlendiğini konuştuk.
“MÜZİK, YERİ GELDİĞİNDE BENİ AĞLATIR”
— İsmail YK için müzik ne anlama geliyor? Müziğin görevi ve insanların müziğe karşı görevleri hakkında neler söylemek istersiniz?
“Müzik ruhun gıdası” derler. Bende de öyle. Müzikle beslenirim. Sevinçli anlarımda olduğu gibi hüzünlü anlarımda da müzik benimle olur ve imdadıma yetişir. Yeri geldiğinde beni anılarıma götürür, ağlatır ve rahatlatır. İşte müzik benim için böyle bir şey.
— Türkiye'de müzik eleştirmenlerinin tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz? Şahsınıza yapılan eleştiriler hakkında neler söylemek istersiniz?
İyi bir eleştirmen bana göre eleştireceği kişiyi önce iyi tanıması lazım. Yani onun hakkında bilgilere sahip olması lazım. Albümün yazılarını okuması lazım, albümün sadece bir iki şarkısını değil, hepsini dinlemesi lazım ki eleştireceği zaman eleştirisi daha sağlıklı olsun. “Beni eleştirenler acaba ne dinliyor” diye çok merak ettiğim zamanlar oldu ama bildiğim tek şey var o da beni dinleyen milyonlarca hayranım olduğu. Beni ilgilendiren şey; milyonlarca hayranım ve müzikte star olmuş isimlerdir. Bir Orhan Gencebay’ın, bir İbrahim Tatlıses’in, bir Bülent Ersoy'un beni takdir etmesi beni çok mutlu ediyor.
“MİNİ ETEKLİ SANATÇILARI GÖKLERE ÇIKARIYORLAR”
Albümümde kullanılan birçok müzik aletlerini kendim çalıyorum. Oysaki dünyada bu tarz albümlerinin birçok aşamasında imzası olan sanatçı sayısı 5 bile değil. Ama bunları yazmıyorlar. Beni eleştirenlerin bazen yazılarını okuyorum, albümü 10 bin bile satamayan mini etekli sanatçıları göklere çıkardıklarını, yere göğe sığdıramadıklarını görüyorum. Görünce de hayretler içersinde kalıyorum.
— Müzikte modern olmak sizce ne anlama geliyor? Müzikte modern unsurları kullanmak sizce bir zorunluluk mu?
Müzikte modern tınıları kullanmak bence bir zorunluluk değil. Önemli olanı yapılan bir şeyin kulağa hoş gelmesidir. Ama albümlerimde modern soundları sık sık kullanırım. 2000’li yıllarda yaşıyoruz. Teknolojide ilerleme yapıldığında günlük hayatımızda bunları nasıl kullanıyorsak, müzikte de bunları kullanıp ileriye doğru ilerlemekte fayda vardır diye düşünüyorum.
“ORHAN GENCEBAY’I İDOL OLARAK GÖRÜYORUM”
— İsmail YK kimleri dinler? Müzikte örnek aldığı ustalar kimler? Ve İsmail YK inandığı müziği mi yoksa şartların gerektirdiği müziği mi dinliyor?
İlk sevdiğim müzik türü ise halk müziğiydi. Daha sonra fantezi, arabesk ve pop müziği bunlara eklendi. Michael Jackson’ı çok dinlerdim. Sean Paul, Orhan Gencebay, İbrahim Tatlıses’i severek dinliyorum. Aslında kulağıma hoş gelen kim olursa olsun, ayrım yapmadan dinlerim.
Müzisyenlik yönümde olduğu için Orhan Gencebay’ı idol olarak görüyorum. Albümümde bulundurduğum tarzları, şarkıları seviyorum. Sevdiğim için de bunlara yer veriyorum zaten. Şartlara göre de yani hangi müzik türü gençlik tarafından dinleniyorsa ona göre hareket edebiliyorum.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
“ÇOK SATMAK İYİ OLMAK ANLAMINA GELMEZ”
— Şu an Türkiye'de 7'den 70'e geniş bir dinleyici kitleniz var. Çok satmak ile sanat arasındaki ilişkiyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Çok satmak tabii ki en iyi albüm anlamına gelmez ama bir albüm çok satıyorsa bunu da göz ardı etmemek lazım. Sormak lazım: “Acaba bu albüm neden satıyor?” Satıyorsa bu albümde demek ki bir şeyler var. Yoksa dinleyici korsan ve mp3 tehlikesi varken kolay kolay gidipte albüm almaz. Sanat adına yapılan bir çok mükemmel albüm yapılıyor ve bir çoğu ne yazık ki fazla satmıyor veya hiç satmıyor. Bu da müzik adına çok üzücü. Ama genç dinleyici bana göre bir albümü genelde sanat adına değil, kulağına hoş geldiği için alıyor.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
“KİTAP DÜNYASINDAN UZAK KALDIM”
— İyi bir okur musunuz? Kimleri okursunuz?
Kitap okumak büyük bir zenginliktir ve aynı zamanda en iyi arkadaştır. Ben genelde kitap okumuyorum. Fakat bu “kitap okumayı sevmiyorum” anlamına gelmez. Müziğe ağırlık verdim vereli kitap dünyasından uzak kaldım. Fakat çok gazete okurum. Okuduklarımın müziğe etkisi olmamıştır. Şarkılarım, benim iç dünyama ait olandır ve yaşanan olaylardan etkilenir, müziğe dökerim.
“BİRÇOK SANATÇI ARKADAŞIMIZ UNUTULDULAR”
— İsmail YK'nın bir gün unutulmak gibi kaygısı var mı? İnsanlar İsmail YK'yı anlayabildiler mi?
Her şeyin bir başlangıcı olduğu gibi er ya da geç bir de sonu vardır.. Müzik dünyasında milyonlarca dinleyicisi olan birçok sanatçı arkadaşlarımız neredeyse unutuldular. Dünyanın birçok yerinde bu böyle. Çünkü unutulmayanlar Elvis Presley, Zeki Müren, Âşık Veysel gibi sanatçılardır. Kendimi unutturmamak tabii ki bana da bağlı. Yaptığım işlere değer verirsem, çizgimi, kişiliğimi bozmazsam, dinleyicinin istediği noktalara değer verirsem müzik dünyasındaki ömrümü Allah'ın izniyle uzatabilirim diye düşünüyorum. Beni anlayan olmasaydı zaten albümlerim bu kadar satmazdı. Anlamayanlar da var tabi. Bazıları aslında beni çok iyi anlıyorlar ama bir türlü anlamak istemiyorlar. Tabi ki herkesin İsmail YK’yı anlaması lazım diye bir şey yok. Milyonlarca hayranımın olduğunu bilmek benim için son derece önemli.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
İsmail YK, sanatını ve özel hayatına dair herşeyi Korsan Haber ' anlattı.
Uzaktan izleyenlerin “yaramaz çocuk”, yakından tanıyanların ise “efendi arkadaş” diye tabir ettiği bir sanatçı İsmail YK.
İnsana olan saygısını yüzündeki samimi mahcubiyetten anlayabiliyorsunuz. İçinin güzelliği yüzüne yansımış olacak ki gülen gözleri gözlerimizden kaçmıyor. Yaşamının büyük bölümünü popüler müziğin yaygın olduğu Almanya’da geçirmesine rağmen o türkü dinliyor, bağlama çalıyor.
Abilerine ve ablasına olan bağlılığını her fırsatta ifade ediyor. Ailesinden aldığı terbiye olsa gerek kimseyle de münakaşa etmiyor, polemiğe girmiyor.
Her albümü kapış kapış gidiyor, konserlerinde ayakta duracak yer bulunamıyor, yolda yürürken birlikte fotoğraf çektirmek istemeyen nerdeyse olmuyor.
Anlıyoruz ki İsmail YK çok seviliyor. İsmail YK ile neden bu kadar çok sevildiğini ve çok dinlendiğini konuştuk.
“MÜZİK, YERİ GELDİĞİNDE BENİ AĞLATIR”
— İsmail YK için müzik ne anlama geliyor? Müziğin görevi ve insanların müziğe karşı görevleri hakkında neler söylemek istersiniz?
“Müzik ruhun gıdası” derler. Bende de öyle. Müzikle beslenirim. Sevinçli anlarımda olduğu gibi hüzünlü anlarımda da müzik benimle olur ve imdadıma yetişir. Yeri geldiğinde beni anılarıma götürür, ağlatır ve rahatlatır. İşte müzik benim için böyle bir şey.
— Türkiye'de müzik eleştirmenlerinin tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz? Şahsınıza yapılan eleştiriler hakkında neler söylemek istersiniz?
İyi bir eleştirmen bana göre eleştireceği kişiyi önce iyi tanıması lazım. Yani onun hakkında bilgilere sahip olması lazım. Albümün yazılarını okuması lazım, albümün sadece bir iki şarkısını değil, hepsini dinlemesi lazım ki eleştireceği zaman eleştirisi daha sağlıklı olsun. “Beni eleştirenler acaba ne dinliyor” diye çok merak ettiğim zamanlar oldu ama bildiğim tek şey var o da beni dinleyen milyonlarca hayranım olduğu. Beni ilgilendiren şey; milyonlarca hayranım ve müzikte star olmuş isimlerdir. Bir Orhan Gencebay’ın, bir İbrahim Tatlıses’in, bir Bülent Ersoy'un beni takdir etmesi beni çok mutlu ediyor.
“MİNİ ETEKLİ SANATÇILARI GÖKLERE ÇIKARIYORLAR”
Albümümde kullanılan birçok müzik aletlerini kendim çalıyorum. Oysaki dünyada bu tarz albümlerinin birçok aşamasında imzası olan sanatçı sayısı 5 bile değil. Ama bunları yazmıyorlar. Beni eleştirenlerin bazen yazılarını okuyorum, albümü 10 bin bile satamayan mini etekli sanatçıları göklere çıkardıklarını, yere göğe sığdıramadıklarını görüyorum. Görünce de hayretler içersinde kalıyorum.
— Müzikte modern olmak sizce ne anlama geliyor? Müzikte modern unsurları kullanmak sizce bir zorunluluk mu?
Müzikte modern tınıları kullanmak bence bir zorunluluk değil. Önemli olanı yapılan bir şeyin kulağa hoş gelmesidir. Ama albümlerimde modern soundları sık sık kullanırım. 2000’li yıllarda yaşıyoruz. Teknolojide ilerleme yapıldığında günlük hayatımızda bunları nasıl kullanıyorsak, müzikte de bunları kullanıp ileriye doğru ilerlemekte fayda vardır diye düşünüyorum.
“ORHAN GENCEBAY’I İDOL OLARAK GÖRÜYORUM”
— İsmail YK kimleri dinler? Müzikte örnek aldığı ustalar kimler? Ve İsmail YK inandığı müziği mi yoksa şartların gerektirdiği müziği mi dinliyor?
İlk sevdiğim müzik türü ise halk müziğiydi. Daha sonra fantezi, arabesk ve pop müziği bunlara eklendi. Michael Jackson’ı çok dinlerdim. Sean Paul, Orhan Gencebay, İbrahim Tatlıses’i severek dinliyorum. Aslında kulağıma hoş gelen kim olursa olsun, ayrım yapmadan dinlerim.
Müzisyenlik yönümde olduğu için Orhan Gencebay’ı idol olarak görüyorum. Albümümde bulundurduğum tarzları, şarkıları seviyorum. Sevdiğim için de bunlara yer veriyorum zaten. Şartlara göre de yani hangi müzik türü gençlik tarafından dinleniyorsa ona göre hareket edebiliyorum.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
“ÇOK SATMAK İYİ OLMAK ANLAMINA GELMEZ”
— Şu an Türkiye'de 7'den 70'e geniş bir dinleyici kitleniz var. Çok satmak ile sanat arasındaki ilişkiyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Çok satmak tabii ki en iyi albüm anlamına gelmez ama bir albüm çok satıyorsa bunu da göz ardı etmemek lazım. Sormak lazım: “Acaba bu albüm neden satıyor?” Satıyorsa bu albümde demek ki bir şeyler var. Yoksa dinleyici korsan ve mp3 tehlikesi varken kolay kolay gidipte albüm almaz. Sanat adına yapılan bir çok mükemmel albüm yapılıyor ve bir çoğu ne yazık ki fazla satmıyor veya hiç satmıyor. Bu da müzik adına çok üzücü. Ama genç dinleyici bana göre bir albümü genelde sanat adına değil, kulağına hoş geldiği için alıyor.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
“KİTAP DÜNYASINDAN UZAK KALDIM”
— İyi bir okur musunuz? Kimleri okursunuz?
Kitap okumak büyük bir zenginliktir ve aynı zamanda en iyi arkadaştır. Ben genelde kitap okumuyorum. Fakat bu “kitap okumayı sevmiyorum” anlamına gelmez. Müziğe ağırlık verdim vereli kitap dünyasından uzak kaldım. Fakat çok gazete okurum. Okuduklarımın müziğe etkisi olmamıştır. Şarkılarım, benim iç dünyama ait olandır ve yaşanan olaylardan etkilenir, müziğe dökerim.
“BİRÇOK SANATÇI ARKADAŞIMIZ UNUTULDULAR”
— İsmail YK'nın bir gün unutulmak gibi kaygısı var mı? İnsanlar İsmail YK'yı anlayabildiler mi?
Her şeyin bir başlangıcı olduğu gibi er ya da geç bir de sonu vardır.. Müzik dünyasında milyonlarca dinleyicisi olan birçok sanatçı arkadaşlarımız neredeyse unutuldular. Dünyanın birçok yerinde bu böyle. Çünkü unutulmayanlar Elvis Presley, Zeki Müren, Âşık Veysel gibi sanatçılardır. Kendimi unutturmamak tabii ki bana da bağlı. Yaptığım işlere değer verirsem, çizgimi, kişiliğimi bozmazsam, dinleyicinin istediği noktalara değer verirsem müzik dünyasındaki ömrümü Allah'ın izniyle uzatabilirim diye düşünüyorum. Beni anlayan olmasaydı zaten albümlerim bu kadar satmazdı. Anlamayanlar da var tabi. Bazıları aslında beni çok iyi anlıyorlar ama bir türlü anlamak istemiyorlar. Tabi ki herkesin İsmail YK’yı anlaması lazım diye bir şey yok. Milyonlarca hayranımın olduğunu bilmek benim için son derece önemli.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]