YUNAN VE EGE UYGARLIĞI
Günümüzde Avrupa kültürünün temelini oluşturdu kabul edilen büyük ve
özgün ilk çağ uygarlığı. Başlangıçları Neolitik çağa dayanırsa da asıl
tarihi Ege’de tunç uygarlıklarının çözüldüğü yerde İÖ 1200 den
başlatılır. Yörede İÖ 3000-1000 arasında doğup gelişen bu tunç çağı
uygarlıkları genellikle Ege uygarlıkları olarak bilinir. İÖ 9.yüzyılda
özgün çizgileri beliren eski yunan uygarlığı İÖ 5. yüzyılın son
yarısında klasik görünümüyle doruğa ulaşmış, Büyük İskender’in
fetihleri sonucu ön Asya Ön Asya kültürleriyle iç içe geçerek İÖ 3-1
yüzyıllarda Helenistik Dönemi yatmıştır.
Yunan uygarlığının klasik dönemi (İÖ 480-323) Doğuda yükselen Pers
İmparatorluğunun İonya’daki ayaklanmayı bastırarak bu bölgenin Arkaik
Dönemdeki kültürel üstünlüğünü sürdüre bilme olanağının yok etmesiyle
başlar. Pers saldırılarına (İÖ 490 ve İÖ 480-479) karşı siyasal rakibi
sparta’yla ittifaka giren Atina uzun savaş dönemlerinin yol açtığı
yıkıma karşı klasik Yunan uygarlığına önderlik etmiştir. Pers savaşları
sırasında kurduğu Delos birliği de zamanla bir Atina imparatorluğuna
dönüşmüştür. Peloponnesos Savaşlarının sonucunda (İÖ 404) Sparta’nın
Atina’yı ele geçirmesinden Makedonyalı Büyük İskender’in büyük bir
imparatorluk kurmasına değin ise Yunan dünyası, tarihinin en bölünmüş
dönemini yaşamıştır. Yunan uygarlığının klasik dönemi İskender’in
ölümüyle (İÖ 323) başlayan Helenistik dönemle sona erer.
Büyük İskender’in kurduğu krallık onun ölümünden sonra komutanları
arasında paylaşıldı. Bu komutanlar büyük krallıklar kurdular, böylece,
Yunanlıların doğunun sonsuz kaynaklarını sömürdükleri Hellen dünyası
ortaya çıktı. Yananlıların dilleri, tanrıları ve kültürleriyle , bir
dereceye kadar bazen de tamamen Hellenleştirdikleri yabancı ülkelerde
siteler kurup yerleştirdiler. MÖ 3. yy. daha sonra çeşitli
değişikliklere uğrayacak, parçalanacak, siyasal ve ekonomik açıdan
güçsüz düşecek bu dünyanın doruk noktası olmuştur. Kralların hegemonya
uğuruna giriştikleri sonu gelmez savaşların yanı sıra, vergi ve
haraçların ölçüsüzce artması karşısında yerli halkların ayaklanması, bu
dünyanın parçalanıp güçsüz düşmesine neden olmuştur. Sonuç olarak
Hellen egemenliği tüm dünyayı elinde tutamazdı; doğudan parthlar,
batıdan ise roma ve lejyonlar geldi. Yaklaşık 200 yıl süren çarpışmalar
yunan krallıklarının siyasal güçlerini yok etti. Son olarak, Mısır’da
Augustus tarafından fethedilen Logos kralığıda düşünce, Yunan
dünyasının mirasını, kendisi de Hellenleşmiş olan Roma üstlendi ve
Parthlara karşı Büyük İskender’in Eserini savundu.
Günümüzde Avrupa kültürünün temelini oluşturdu kabul edilen büyük ve
özgün ilk çağ uygarlığı. Başlangıçları Neolitik çağa dayanırsa da asıl
tarihi Ege’de tunç uygarlıklarının çözüldüğü yerde İÖ 1200 den
başlatılır. Yörede İÖ 3000-1000 arasında doğup gelişen bu tunç çağı
uygarlıkları genellikle Ege uygarlıkları olarak bilinir. İÖ 9.yüzyılda
özgün çizgileri beliren eski yunan uygarlığı İÖ 5. yüzyılın son
yarısında klasik görünümüyle doruğa ulaşmış, Büyük İskender’in
fetihleri sonucu ön Asya Ön Asya kültürleriyle iç içe geçerek İÖ 3-1
yüzyıllarda Helenistik Dönemi yatmıştır.
Yunan uygarlığının klasik dönemi (İÖ 480-323) Doğuda yükselen Pers
İmparatorluğunun İonya’daki ayaklanmayı bastırarak bu bölgenin Arkaik
Dönemdeki kültürel üstünlüğünü sürdüre bilme olanağının yok etmesiyle
başlar. Pers saldırılarına (İÖ 490 ve İÖ 480-479) karşı siyasal rakibi
sparta’yla ittifaka giren Atina uzun savaş dönemlerinin yol açtığı
yıkıma karşı klasik Yunan uygarlığına önderlik etmiştir. Pers savaşları
sırasında kurduğu Delos birliği de zamanla bir Atina imparatorluğuna
dönüşmüştür. Peloponnesos Savaşlarının sonucunda (İÖ 404) Sparta’nın
Atina’yı ele geçirmesinden Makedonyalı Büyük İskender’in büyük bir
imparatorluk kurmasına değin ise Yunan dünyası, tarihinin en bölünmüş
dönemini yaşamıştır. Yunan uygarlığının klasik dönemi İskender’in
ölümüyle (İÖ 323) başlayan Helenistik dönemle sona erer.
Büyük İskender’in kurduğu krallık onun ölümünden sonra komutanları
arasında paylaşıldı. Bu komutanlar büyük krallıklar kurdular, böylece,
Yunanlıların doğunun sonsuz kaynaklarını sömürdükleri Hellen dünyası
ortaya çıktı. Yananlıların dilleri, tanrıları ve kültürleriyle , bir
dereceye kadar bazen de tamamen Hellenleştirdikleri yabancı ülkelerde
siteler kurup yerleştirdiler. MÖ 3. yy. daha sonra çeşitli
değişikliklere uğrayacak, parçalanacak, siyasal ve ekonomik açıdan
güçsüz düşecek bu dünyanın doruk noktası olmuştur. Kralların hegemonya
uğuruna giriştikleri sonu gelmez savaşların yanı sıra, vergi ve
haraçların ölçüsüzce artması karşısında yerli halkların ayaklanması, bu
dünyanın parçalanıp güçsüz düşmesine neden olmuştur. Sonuç olarak
Hellen egemenliği tüm dünyayı elinde tutamazdı; doğudan parthlar,
batıdan ise roma ve lejyonlar geldi. Yaklaşık 200 yıl süren çarpışmalar
yunan krallıklarının siyasal güçlerini yok etti. Son olarak, Mısır’da
Augustus tarafından fethedilen Logos kralığıda düşünce, Yunan
dünyasının mirasını, kendisi de Hellenleşmiş olan Roma üstlendi ve
Parthlara karşı Büyük İskender’in Eserini savundu.