Bakımlı olmanın en büyük göstergelerinden biri tırnaklardır. Kimse
çatlamış, uçları bozulmuş ojelerle, etleri çıkmış, boyları birbirini
tutmayan tırnaklarla dolaşmayı istemez. Kimisi bu işi güzellik
salonlarında halletseler de, basit bir tırnak bakımı herkesin
yapabileceği bir iştir.
İşe tırnakları ve etleri yumuşatmak için elleri bir süre ılık, tercihe
göre sabunlu ya da kremli bir suda bekleterek başlayın. Yumuşayan etler
iyi bir makasla kolaylıkla alınabilirler ancak fazla derinden almamaya
dikkat edin. Bunda pek başarılı olamıyorsanız üzülmeyin yaptıkça el
alışkanlığı kazanacaksınız ama yine de istemiyorsanız etleri tırnak
diplerine doğru itmekle yetinebilirsiniz.
Tırnaklarınızı törpülemeden önce istediğiniz uzunlukta kesin. Eğer
kırılmış bir tırnağınız varsa diğerlerini de aynı oranda kısaltın, çok
uzun tırnaklar arasında birinin kısa olması daha çok göze batar. Hatta
bu durumda koyu ojeler yerine beyaz, açık pembe yada ten rengi gibi
daha az dikkat çeken renkleri tercih edin.
Törpülerken fazla sivri yapmaktan kaçının ama ille küt tırnaklardan
hoşlanmıyorsanız önce küt törpüleyin sonra köşeleri yuvarlatın.
Tırnaklarınız kısa ise küt törpülemek daha çok yakışacaktır.
Tırnaklarınızın etli kısmı kısa ise yani sıfır kesildiği zaman ince
uzun değilse arkadan bakıldığında birkaç milim gözükecek kadar uzatın,
mümkün olduğu kadar ince uzun görünmelerine çalışın. Ayrıca
tırnaklarınız çok geniş değilse sürdüğünüz ojenin kapatıcı yani şeffaf
olmayan bir renk olmasına dikkat edin.
Oje rengi konusunda oldukça fazla seçeneğiniz var. Genellikle kırmızı,
pembe ve beyaz tonları daha çok kullanılmasına rağmen, lacivert, mor,
yeşil, bordo gibi alışılmamış renkler cok moda. Daha çok gençlerin
tercih ettiği bu renkleri fazla uçuk bulsanız bile koyu bir bordoyu ya
da koyu bir kahverengini her yaştaki kadınlar kullanabilir. Henüz
ülkemizde fazla yaygınlaşmamış olsa da cesaretiniz ve yeteneğiniz varsa
ojenin üstüne desenler yapmayı, minik boncuklarla yada ince parlak
şeritlerle süslemeyi deneyebilirsiniz.
çatlamış, uçları bozulmuş ojelerle, etleri çıkmış, boyları birbirini
tutmayan tırnaklarla dolaşmayı istemez. Kimisi bu işi güzellik
salonlarında halletseler de, basit bir tırnak bakımı herkesin
yapabileceği bir iştir.
İşe tırnakları ve etleri yumuşatmak için elleri bir süre ılık, tercihe
göre sabunlu ya da kremli bir suda bekleterek başlayın. Yumuşayan etler
iyi bir makasla kolaylıkla alınabilirler ancak fazla derinden almamaya
dikkat edin. Bunda pek başarılı olamıyorsanız üzülmeyin yaptıkça el
alışkanlığı kazanacaksınız ama yine de istemiyorsanız etleri tırnak
diplerine doğru itmekle yetinebilirsiniz.
Tırnaklarınızı törpülemeden önce istediğiniz uzunlukta kesin. Eğer
kırılmış bir tırnağınız varsa diğerlerini de aynı oranda kısaltın, çok
uzun tırnaklar arasında birinin kısa olması daha çok göze batar. Hatta
bu durumda koyu ojeler yerine beyaz, açık pembe yada ten rengi gibi
daha az dikkat çeken renkleri tercih edin.
Törpülerken fazla sivri yapmaktan kaçının ama ille küt tırnaklardan
hoşlanmıyorsanız önce küt törpüleyin sonra köşeleri yuvarlatın.
Tırnaklarınız kısa ise küt törpülemek daha çok yakışacaktır.
Tırnaklarınızın etli kısmı kısa ise yani sıfır kesildiği zaman ince
uzun değilse arkadan bakıldığında birkaç milim gözükecek kadar uzatın,
mümkün olduğu kadar ince uzun görünmelerine çalışın. Ayrıca
tırnaklarınız çok geniş değilse sürdüğünüz ojenin kapatıcı yani şeffaf
olmayan bir renk olmasına dikkat edin.
Oje rengi konusunda oldukça fazla seçeneğiniz var. Genellikle kırmızı,
pembe ve beyaz tonları daha çok kullanılmasına rağmen, lacivert, mor,
yeşil, bordo gibi alışılmamış renkler cok moda. Daha çok gençlerin
tercih ettiği bu renkleri fazla uçuk bulsanız bile koyu bir bordoyu ya
da koyu bir kahverengini her yaştaki kadınlar kullanabilir. Henüz
ülkemizde fazla yaygınlaşmamış olsa da cesaretiniz ve yeteneğiniz varsa
ojenin üstüne desenler yapmayı, minik boncuklarla yada ince parlak
şeritlerle süslemeyi deneyebilirsiniz.