19. yüzyılda Almanya'nın Mülhaym şehrindeki Ren nehrinin bir yakasında Alman’lar[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] öbür yakasında da Fransız’lar oturuyordu.
Fransız’lar[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] her sene nehrin karşı kıyısına geçiyor[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Alman’lara âit topraklardaki mahsûlün tümünü toplayıp götürüyorlardı
O sıralarda[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] birliğini henüz te’mîn edememiş olan güçsüz Alman’lar ise buna fazlaca ses çıkaramıyorlardı. Ancak bu durum her yıl tekrarlanmayı sürdürünce[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Alman’lar çâreyi Osmanlı sultanına durumu yazıp[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] imdât istemekte bulurlar ve sultâna bir mektup gönderirler
Mektupta şöyle denilmektedir:
Fransızlar her sene bize zulmediyor[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] mahsûlümüzü elimizden alıyorlar. Siz ki[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] dünyâya adâlet dağıtan bir imparatorluğun sultânı[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] İslâmiyet’in de halîfesisiniz. Bizi bu zulümden kurtarın. Asker gönderin. Ürünlerimizi bu sene olsun toplama imkânı sağlayın.
Osmanlı’nın gerileme yıllarına girdiği bir zamâna denk gelen bu yardım isteğini inceleyen pâdişâh asker göndermeyi mümkün ve gerekli görmez; yalnızca asker elbîsesi göndermeyi kâfî bulur. Yardım isteğini bildiren mektuba cevâbî bir mektup yazılır. Bu mektupla birlikte içi asker elbîsesi dolu üç çuval da Alman’lara yollanır
Şaşkına dönen Alman’lar[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] çuvalları alıp mektubu okurlar: Mektupta şunlar yazmaktadır
Fransız’lar korkak adamlardır. Onlara yeniçeri göndermemize gerek yoktur. Yeniçerimizin kıyafetini görmeleri kâfîdir. Çuval içindeki Osmanlı askerinin elbîselerini adamlarınıza giydirin. Bu adamları mahsûl zamânı[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] nehrin görülecek yerlerinde dolaştırın. Karşıdan gören Fransızlar için bu kâfîdir.
Bağ bahçe sâhipleri hemen Osmanlı askerinin kıyâfetlerini kapışırlar. Hasat vakti geldiğinde giydikleri bu yeniçeri kıyâfetleriyle ve büyük bir heyecanla[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] nehir kıyısında dolaşmaya başlarlar.
Ertesi gün[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] nehrin karşı yakasından gelen haber[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Alman’ların sevinç çığlıkları atmalarına sebep olur: “Alman’lara Osmanlı’lardan imdât geldiğini zanneden Fransız’lar[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] korkudan[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] köylerini de terk ederek iç kısımlara doğru kaçmaktadırlar. Mahsûlünüzü rahatça toplayabilirsiniz. Zulüm sona ermiştir.”
Bu olay[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Mülhaym’lıların gönüllerinde taht kurar.Giydikleri yeniçeri kıyâfetlerini[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] daha sonra Mülhaym'a bağlı Karlsruhe müzesine koyup ziyârete açarlar. Şehrin en yüksek binâsına da Osmanlı bayrağı asarlar. Ayrıca[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] hâlen olayın yıldönümünde şehirde bir karnaval düzenleyip hadiseyi temsîlen kutlarlar.
Bu olay[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Osmanlı'nın sâdece birkaç yeniçeri kıyâfetiyle Alman’ları Fransız’ların elinden ve talanından nasıl kurtardığını anlatan[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] mâziden kalma[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] pırlantalarla resmedilmiş bir tablo gibidir
Fransız’lar[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] her sene nehrin karşı kıyısına geçiyor[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Alman’lara âit topraklardaki mahsûlün tümünü toplayıp götürüyorlardı
O sıralarda[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] birliğini henüz te’mîn edememiş olan güçsüz Alman’lar ise buna fazlaca ses çıkaramıyorlardı. Ancak bu durum her yıl tekrarlanmayı sürdürünce[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Alman’lar çâreyi Osmanlı sultanına durumu yazıp[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] imdât istemekte bulurlar ve sultâna bir mektup gönderirler
Mektupta şöyle denilmektedir:
Fransızlar her sene bize zulmediyor[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] mahsûlümüzü elimizden alıyorlar. Siz ki[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] dünyâya adâlet dağıtan bir imparatorluğun sultânı[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] İslâmiyet’in de halîfesisiniz. Bizi bu zulümden kurtarın. Asker gönderin. Ürünlerimizi bu sene olsun toplama imkânı sağlayın.
Osmanlı’nın gerileme yıllarına girdiği bir zamâna denk gelen bu yardım isteğini inceleyen pâdişâh asker göndermeyi mümkün ve gerekli görmez; yalnızca asker elbîsesi göndermeyi kâfî bulur. Yardım isteğini bildiren mektuba cevâbî bir mektup yazılır. Bu mektupla birlikte içi asker elbîsesi dolu üç çuval da Alman’lara yollanır
Şaşkına dönen Alman’lar[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] çuvalları alıp mektubu okurlar: Mektupta şunlar yazmaktadır
Fransız’lar korkak adamlardır. Onlara yeniçeri göndermemize gerek yoktur. Yeniçerimizin kıyafetini görmeleri kâfîdir. Çuval içindeki Osmanlı askerinin elbîselerini adamlarınıza giydirin. Bu adamları mahsûl zamânı[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] nehrin görülecek yerlerinde dolaştırın. Karşıdan gören Fransızlar için bu kâfîdir.
Bağ bahçe sâhipleri hemen Osmanlı askerinin kıyâfetlerini kapışırlar. Hasat vakti geldiğinde giydikleri bu yeniçeri kıyâfetleriyle ve büyük bir heyecanla[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] nehir kıyısında dolaşmaya başlarlar.
Ertesi gün[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] nehrin karşı yakasından gelen haber[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Alman’ların sevinç çığlıkları atmalarına sebep olur: “Alman’lara Osmanlı’lardan imdât geldiğini zanneden Fransız’lar[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] korkudan[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] köylerini de terk ederek iç kısımlara doğru kaçmaktadırlar. Mahsûlünüzü rahatça toplayabilirsiniz. Zulüm sona ermiştir.”
Bu olay[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Mülhaym’lıların gönüllerinde taht kurar.Giydikleri yeniçeri kıyâfetlerini[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] daha sonra Mülhaym'a bağlı Karlsruhe müzesine koyup ziyârete açarlar. Şehrin en yüksek binâsına da Osmanlı bayrağı asarlar. Ayrıca[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] hâlen olayın yıldönümünde şehirde bir karnaval düzenleyip hadiseyi temsîlen kutlarlar.
Bu olay[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Osmanlı'nın sâdece birkaç yeniçeri kıyâfetiyle Alman’ları Fransız’ların elinden ve talanından nasıl kurtardığını anlatan[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] mâziden kalma[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] pırlantalarla resmedilmiş bir tablo gibidir
vay be ne korku salmışız avrupaya.. 
