MUM ONU KENDİ RENGİNE BOYADI...
Bir gece pervaneler dernek olmuş[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] bir mumu nasıl bulabileceklerini tartışıyorlardı. İçlerinden biri önerdi:
'Hepimiz birden gidip niye yorulalım ki[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] birimiz gidip mum bulsun[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] sonra gelip bize haber versin.'
Öyle yaptılar. Seçtikleri pervane hayli gittikten sonra uzakta bir köşk gördü[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] içinde de parlak yanan bir mum vardı. Sevinçle geri dönüp arkadaşlarına mumun ne olduğunu[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] nasıl olduğunu bire bin katarak anlatmaya başladı. Yaşlı bir pervane vardı aralarında[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] tecrübeli güngörmüş[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] mumun ne olduğunu bilen. Habercinin bu sözlerinden sonra onu kınadı ve ' Senin mumdan haberin yok[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] yanılmışsın.' dedi.
İkinci pervaneyi gönderdiler. O da bir mum buldu ve ona şöyle bir dokunup geldi. Sonra da ona nasıl kavuştuğunu önceki arkadaşından daha beter[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] ballandıra ballandıra tasvire koyuldu. Yaşlı pervane yine sözünü kesti:
' Azizim[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] bu senin anlattığın mum değil. Sen de bilmediğin şeyleri anlatmaya çalışıyorsun.'
Son gönderilen pervane mumu görünce sarhoş oldu[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] sevgiliyi kucaklar gibi kendini mumun ateşine attı. Bütün bedeni kıpkırmızı kesildi. Geri döndüğünde yaşlı pervane daha onu uzaktan görür görmez: ' İşte' dedi[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] yalnızca o başardı mumun ne olduğunu öğrenmeyi[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] yalnızca o erdi hakikate.
Çünkü mum onu kendi rengine boyadı[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] onu onurlandırdı...
'Hepimiz birden gidip niye yorulalım ki[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] birimiz gidip mum bulsun[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] sonra gelip bize haber versin.'
Öyle yaptılar. Seçtikleri pervane hayli gittikten sonra uzakta bir köşk gördü[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] içinde de parlak yanan bir mum vardı. Sevinçle geri dönüp arkadaşlarına mumun ne olduğunu[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] nasıl olduğunu bire bin katarak anlatmaya başladı. Yaşlı bir pervane vardı aralarında[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] tecrübeli güngörmüş[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] mumun ne olduğunu bilen. Habercinin bu sözlerinden sonra onu kınadı ve ' Senin mumdan haberin yok[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] yanılmışsın.' dedi.
İkinci pervaneyi gönderdiler. O da bir mum buldu ve ona şöyle bir dokunup geldi. Sonra da ona nasıl kavuştuğunu önceki arkadaşından daha beter[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] ballandıra ballandıra tasvire koyuldu. Yaşlı pervane yine sözünü kesti:
' Azizim[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] bu senin anlattığın mum değil. Sen de bilmediğin şeyleri anlatmaya çalışıyorsun.'
Son gönderilen pervane mumu görünce sarhoş oldu[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] sevgiliyi kucaklar gibi kendini mumun ateşine attı. Bütün bedeni kıpkırmızı kesildi. Geri döndüğünde yaşlı pervane daha onu uzaktan görür görmez: ' İşte' dedi[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] yalnızca o başardı mumun ne olduğunu öğrenmeyi[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] yalnızca o erdi hakikate.
Çünkü mum onu kendi rengine boyadı[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] onu onurlandırdı...